BİZLERİ DİNDEN SAPTIRAN EN BÜYÜK YANLIŞIMIZ.

Başlatan halukgta, Haz 14, 2017, 05:57 ÖS

« önceki - sonraki »

halukgta

Genelde her yazımda anlatmaya çalıştığım ve üzerinde durduğum bir konu vardır. Bizler ile Kur’an ın arasına girenler, Allah ın mesajlarını anlamamızı engellemiş ve bizleri Allah ın istediği doğru yoldan saptırmışlardır. Bu yazımda da, bu sapkınlığın zirve yaptığı bir örnek verip, dikkatinizi bu konuya tekrar çekmek ve sizleri düşünmeye davet etmek istiyorum. Bizleri Allah ile aldatanlar, bakın yüzlerce yıldır topluma neler anlattılar ve Kur’an dan nasıl uzaklaştırdılar.

“KUR'AN DAN KENDİ AKLI İLE, KENDİ DÜŞÜNCESİ VE BİLGİSİ İLE MANA ÇIKARAN KÂFİRDİR! [Mek. Rabbani]

Yani kendiliğinden verdiği mana doğru olsa bile, MEŞRU YOLDAN ÇIKARMADIĞI İÇİN HATA OLUR. Verdiği mana yanlış ise imanı gider.

KUR'AN-I KERİM, HİÇBİR DİLE, HATTA ARAPÇAYA BİLE TERCÜME EDİLEMEZ. Her hangi bir şiirin kendi diline bile tam olarak tercümesine imkân yoktur. Hadis-i şeriflerde de durum aynıdır. Hadis kitaplarından hadis nakletmek için, hadis âlimlerinden icazet almak gerekir. (Berika c.1)

Hadis-i şerifleri ve ÂYET-İ KERİMELERİ, HADİS KİTAPLARINDAN VE KUR'AN-I KERİMDEN DEĞİL, HAKİKİ İSLAM ÂLİMLERİNİN KİTAPLARINDAN NAKLETMELİDİR. Mesela, (İhya’daki hadis-i şerifte) veya (MEKTUBAT’TAKİ ÂYET-İ KERİMEDE BUYURULUYOR Kİ...) diyerek nakletmek gerekir.

Peygamber efendimiz bir gün, bir ayetin manasını Hz. Ebu Bekir’e anlatırken, orada bulunan Hz. Ömer, yapılan izahtan hiçbir şey anlamamıştır. Halbuki hadis-i şerifte (Eğer benden sonra Peygamber gelseydi, Ömer Peygamber olurdu) buyuruldu. BÖYLE YÜKSEK OLDUĞU VE ARABİYİ ÇOK İYİ BİLDİĞİ HALDE, HZ. ÖMER KUR'AN-I KERİMİ DEĞİL, TEFSİRİNİ BİLE ANLAYAMADI. Kur'an-ı kerimin manasını yalnız Muhammed aleyhisselam anlamış ve hadis-i şerifleri ile bildirmiştir. Hadis-i şerifler Kur'an-ı kerimi, mezhep imamları hadis-i şerifleri, İslam âlimleri de mezhep imamlarının sözlerini açıklamışlardır. Kur'an-ı kerimde, namazların kaç rekât olduğu, bayram ve cenaze namazlarının nasıl kılınacağı, zekât nisabı, orucun ve haccın farzları ile hukuk bilgileri açıkça bildirilmemiştir.

Kur'an-ı kerimin hakiki manasını öğrenmek isteyen bir kimse, din âlimlerinin kelam, fıkıh ve ahlak kitaplarını okumalıdır.”

Bu söylenenlere inanan bir toplumun, Kur’an ile direk bağı tamamen kesilir ve birilerinin düşünceleri ile inancını yaşamaya başlar. Böylece Allah ın yolundan değil beşeri, kişilerin yolundan gitmiş olur. Düşünebiliyor musunuz, akıl bir kenara konuyor ve birilerinin aklıyla İslam yaşanıyor. BU SÖZLER KUR’AN IN TAMAMEN KARŞITI SÖZLERİDİR, HATIRLATMAK İSTERİM. HÂŞÂ ALLAH IN KULLARINA ANLATAMADIĞINI, BİRİLERİ Mİ ANLATMA ÇABASI İÇİNDELER.

Allah birçok kez, Kur’an ı yemin ederek kolaylaştırdığını söyleyecek, ama Kur’an ı okuyan Allah ın tüm kulları, sorumlu tutulduğu kitabı anlayamayacak öylemi? Bizlerde buna inanacağız. Ne yazık ki inandırılmışız yüzlerce yıldır, inanmaya da devam ediyoruz. Kur’an a göre aklını kullanmayanın Allah üzerine, pislik yağdırdığını ve cezalandırdığını söyler. Allah ın mesajlarıyla, ah bir buluşabilsek.

Öyle sapkın ve öyle yanlış bilgilerle İslam ı anlıyor ve yaşıyoruz ki, bu sözlere inanan bir insan, Kur’an a şirk koştuğu gibi, Allah ın kitabına da saygısızlık yapmış olur. Bir insan kendi aklıyla, düşünerek ayete verdiği mana doğru olsa bile, meşru yoldan anlamını çıkarmadığı için, hata olur diyebiliyor. YANİ ALLAH IN KİTABINA DİREK MÜRACAAT ETMEK MEŞRU YOL DEĞİL, EDİNDİĞİMİZ VELİ KİŞİLERDEN ÖĞRENMEMİZ, MEŞRU BİR YOL OLARAK GÖSTERİLİYOR. Bu sözler KUR’ AN a saygısızlığın en büyüğüdür.

Kur’an ın hiçbir dile, hatta Arapçaya bile tam çevrilemeyeceğini söylemek, sapkınlığın tepe noktası olsa gerek. İşte toplumlar böyle korkutuluyor, ALLAH A BAĞLANMAK YERİNE, KİŞİLERE BAĞLANMALARI SAĞLANIYOR. Hadisleri ve ayetleri kitaplardan, Kur’an dan değil, hakiki İslam alimlerinin kitaplarından nakletmelidir diyorlar. TABİ BU YOLLA ALLAH IN KİTABI DEVRE DIŞI KALIYOR, VELİ EDİNİLEN KİŞİLERİN KİTAPLARI ÖN PLANA ÇIKIYOR. Verdiği örnek, işin ne derece tehlikeli boyutta olduğunu gösteriyor ve diyorlar ki, “Mektubat’taki ayet-i kerimede buyuruluyor ki...” diyerek nakletmek gerekir. Hangi kitaplardan bahsedildiğini anlamışsınızdır.

Tam bu esnada, Said Nursi nin kitaplarını okuyan, bir cemaat ile yaşadığım bir anımı nakletmek istiyorum. Toplantılarına davet ettikleri ve bahsettiğim kişinin kitaplarını okudukları bir günde, bende söz almak istedim ve kendilerine şu sözleri söyledim. “Elbette her kitabı okuyalım ama Allah ın kitabı Kur’an ı da okuyalım ki, okuduğumuz kitapların doğru bilgiler verip vermediği anlaşılsın dediğimde, aldığım cevabı hatırladıkça, beni çok üzmektedir. “ SİZ KUR’AN I OKUYUN, BİZLERİN KAYBEDECEK VAKTİMİZ YOK. BİZ BU KİTAPLARDAN, KUR’AN I DAHA DOĞRU ANLIYORUZ.”

Bizler öyle kandırıldık, aldatıldık ki, Ülkesine ihanet edebilecek, hatta kendi vatandaşını öldürmekten çekinmeyerek, devletine, milletine isyan edecek duruma geldik. Şimdide neyin doğru, neyin yanlış olduğunun farkında bile değiliz.  İlginç olan, HÂŞÂ ALLAH IN VE ELÇİSİNİN BİLE ANLATAMADIĞINI, ARAMIZDAN ÇIKAN BAZI KİŞİLERİN ANLATABİLECEĞİNE İNANABİLMEMİZDİR. Allah yüzlerce ayetinde akla, düşünmeye önem verdiğini söylediği halde, veliler edinip ardı sıra sakın gitmeyin, sizleri Allah ile aldatıcılar çıkacaktır, onun için kitabı anlayasınız ve doğru yolda gidesiniz diye kolaylaştırdık dediği halde, bizler bunca ayetleri ve uyarıları görmezden geliyor ve şeytanın kazdığı karanlığa düşüyoruz, yani kendi ellerimizle aldanıyoruz. Bunun tek nedeni, Kur’an ile bağımızın hiç olmamasındandır. Çünkü anladığımız dilden Kur’an ın okunmasının önüne geçmişler ve bunun günah olduğunu topluma kabul ettirmişlerdir. İMTİHANIMIZI KENDİMİZ KUR’AN DAN YAŞAMADIĞIMIZ SÜRECE, HER ZAMAN ALDANACAĞIMIZI LÜTFEN UNUTMAYALIM.

Kur’an ın gerçek manasını, yalnız peygamberimizin bileceğini söyleyen bir zihniyete sormak isterim. HZ. ÖMER İN BİLE ANLAYAMADIĞINI, ARAMIZDAN ÇIKAN BAZI KİŞİLER Mİ ANLADI DA, ONLARIN KİTAPLARINDAN KUR’AN I ANLAMANIN EN DOĞRU YOL OLDUĞUNU İDDİA EDİYORSUNUZ. Bu ne saygısızlıktır, bu ne mantıksızlıktır. Kur’an ı yalnız Allah ın elçisinin anladığını söyleyenlere sormak isterim. Allah ın resulü sağlığında, kendi sözlerini yazdırmamış, hatta yazımını yasaklamıştır. Bu yasak dört halife devrinde de devam etmiştir. Eğer dedikleri doğru olsaydı, böylemi yapardı? YOKSA HÂŞÂ, PEYGAMBERİMİZİN EKSİKLİĞİNİ DÜZELTMEYE KALKAN MI VAR ARAMIZDA.

Tüm verdiğim örnekleri bir kenara bırakalım ve onların kullanmamızı istemediği aklımızı kullanarak düşünelim. SÖYLEDİKLERİNİN DOĞRU OLDUĞUNU, BİR AN DÜŞÜNELİM. ALLAH BİZLERİN ANLAYABİLECEĞİ BİR REHBER, NEDEN GÖNDERMEDİ? NEDEN YALNIZ ELÇİSİNİN ANLAYACAĞI ŞEKİLDE GÖNDERDİ DE, DAHA SONRA ALLAH TÜM KULLARINI, SİZLERİ KUR’AN DAN SORUMLU TUTUYORUM DİYE HÜKMÜNÜ VERDİ. BAKIN BÖYLE KABUL EDERSEK, NASIL MANTIKSIZ BİR SONUÇ ÇIKIYOR ORTAYA. Allah ın adaleti ile böyle oynayanlar, mutlaka karşılığını bulacaklardır. Bu yalanların ardı sıra gidip, Kur’an dan uzaklaşanlarda, aynı sonu yaşamaktan kaçamayacaklardır.

Allah ile aldatıp, dini kendi menfaatleri doğrultusunda kullanan dinden saptırıcılar, Kur’an ın asıl manasını öğrenmek isteyenlerin, veliler, efendiler, âlimler diye adlandırdığı kişilerin Kur’an ı anlama metotlarını, yani beşerin yazdığı kuralların olduğu FIKIH, kelam ve ahlak kitaplarını okumamızı öneriyorlar.

HÂŞÂ RABBİMİZ KULLARINA ÖĞRETMENLİK YAPAMIYOR DA, YARATILMIŞ KULLARIMI ÖĞRETMENLİK YAPMA CESAREİNİ GÖSTERİYOR ve sorumlu tutulacağımıza Allah ın hükmettiği kitabı anlatıyorlar ve bizlere öğretmenlik yapıp yol gösteriyorlar. BUNU SÖYLEMEK, KİMİN HADDİNE. Söyleyecek çok şeyler var ama Kur’an dan habersiz İnancımızı yaşıyorsak, söylenenlerin hiçbir faydası olmayacaktır. Lütfen şunu asla unutmayalım. Allah hiçbir dile çevrilmeyen bir REHBER, NUR, IŞIK gönderip, daha sonrada tüm kullarını bu kitaptan hesaba çekmez. Bu adaletsizliği Allah a nispet edenlere Allah, Kur’an ın kapalı olduğunu bildiriyor bizlere. Allah ın bizleri uyarıları ile sizleri baş başa bırakıyorum. Karar ve yorum sizlerin.

Kamer 22: Andolsun biz, Kur’an’ı DÜŞÜNÜP ÖĞÜT ALMAK İÇİN KOLAYLAŞTIRDIK. Var mı düşünüp öğüt alan? (Diyanet meali)

Araf 174: Hakka dönsünler diye işte ayetleri böylece AYRI AYRI AÇIKLIYORUZ. (Diyanet meali)

Ankebut 18: “Eğer siz yalanlarsanız bilin ki, sizden önce geçen birtakım ümmetler de yalanlamışlardı. PEYGAMBERE DÜŞEN APAÇIK TEBLİĞDEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR.” (Diyanet meali)

Nisa 87: Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayandır. Andolsun, sizi kıyamet gününde mutlaka bir araya toplayacaktır. Bunda asla şüphe yoktur. KİMDİR SÖZÜ ALLAH’INKİNDEN DAHA DOĞRU OLAN? (Diyanet meali)

Araf 185: Göklerin ve yerin hükümranlığı konusunda, Allah'ın yarattığı her şeyi ve ecellerinin yaklaşmış olabileceğini düşünmediler mi? O HALDE KUR'ÂN'DAN SONRA, HANGİ SÖZE İNANACAKLAR? (Bayraktar Bayraklı meali)

Muhammed 24: ONLAR KUR'AN'I DÜŞÜNMÜYORLAR MI? YOKSA KALPLERİNİN ÜZERİNDE KİLİTLERİ Mİ VAR? (Elmalılı meali)

Rad 19: Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kişi, kör olan biri ile aynı mıdır? SADECE AKIL SAHİPLERİ DÜŞÜNÜRLER. ( Bayraktar Bayraklı meali)

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK


https://www.facebook.com/Kuranadavet1/?ref=aymt_homepage_panel
http://halukgta.blogcu.com/
http://kuranyolu.blogcu.com/
http://hakyolkuran.com/



halukgta